gökyüzünün altında gevşemiş onun bunun üzerine kafa yorup duruyor. Emeğin doğasını düşünüyor. Avareliğin doğasını ve göğün kendisini. Kocaman dalga dalga bulutlar yere o kadar yakın duruyorlar ki, insanın kement atıp birini tutası geliyor.- ister başının altına yastık yap ister midene indir. Bir tabak bol sulu fasülyeyi kocaman bir parça bulut etiyle götür, sonra da biraz kestirmek üzere uzan. Ne hayat ama! (hayalperestler- Patti Smith)
9 Şubat 2016 Salı
şiir, film, roman'a mahalle baskısı şart! veya günün gafı!
valla böyle cümle gibi olmayan cümleler duyarak bu günlere geldik. anlamaya anlamaya, ya da biraz anlaya, biraz anlamazdan gele gele... sigara ülke genelinde açık kapalı mekan farketmeksizin yasaklanırmış gibi geliyor yakında da; şiiri, romanı da yasaklarlarsa... yok artık dimi! olur mu öyle şey? ? - diye diye bugünlere geldik. :)
Bülent Arınç'lık yapmak istemem ama: "Açıkçası sigara ve alkol gibi bağımlılığa yol açan şiir, roman, film gibi büyük finans yönünün arkasında yattığını görüyoruz" demiş. Haber sayfasında böyle geçiyor. Şiir, roman, film gibi sanat dalları aracılığıyla sigara, alkol gibi bağımlılığa yol açan şeyler özendiriliyor filan demek istemiş galiba. "Finans yönü" de filmlerde alkol, sigara filan özendirilirse alkol-sigara firmaları, yapımcı firmaları/bi'şeyleri finanse mi ediyor n'oluyor, işte böyle komplo filan yardırdmış galiba.
Yoksa Tayyip de şiir okuyup duruyor. Niye öyle desin ki.
:D işte biz de bu muallak cümle karşısında muallakta kaldık Sayın sabahattin.
bence olay şöyle gelişiyor. şimdi bu cümlenin anlamını şapşırtan kilit tamlama "finans yönü" şuraya kadar iyi gidiyormuş da... "Açıkçası sigara ve alkol gibi bağımlılığa yol açan şiir, roman, film gibi" burada bir an kafa gitmiş dominos'a ya da merkel'e ee dervişin fikri neyse zikri de odur , veya dil doğruyu söyler filan gibi şeyler söylemiş atalarımız zamanında malum...
'mülteci başına kaç avro istesem ? şimdi resti de çektik; mültecileri otobüsle gönderirim dedim ama bu işin finans yönünü iyi düşünmem lazım.' gibi bir takım düşünceler hızla geçmiş olabilir bu arada "finans yönü" de çıkıvermiştir ağızdan. bi'de "ağız torba değil ki büzesin" diye en sevdiğim atasözümüz var malum.
Tayyip Beyefendi Hazretleri aslında otosansür değil bu tür "kötü" alışkanlıkların "iyi" motiflerle pazarlanmasına karşı çıkmış. Örneğin; esas adam sigarasını yaksın ama balgam da çıkarsın; at üstünde, koşarken, zıplayıp hoplarken ya da sevişirken erken yorulsun,sürekli öksürsün ya da ne bileyim işte cinsel performansı düşsün. Kahkaha atarak gülecek ama öksürük krizi de geçirecek. Sigara içmek ne kadar gerçekçi ya da doğalsa, ciğer ağızdan çıkarcasına öksürmek de o kadar doğal olabilir.
Mesela; Sigaramın dumanına sarsam saklasam seni, dedikten sonra, Öksürüklerimin kemoterapisine bulasam seni, diye devam etmeli.
Ya da senin örnek; Yattığım yerde öğlene kadar sigara içmekten başka yapacak bir işim yoktu. "Çükümün kalkmayacağını, nefes almakta zorlanacağımı ya da kamu spotçusu olacağımı bile bile içecektim. İçtim de" diye devam edebilirdi.
Kovboylar ise ağızlarında çer çöp parçası, kibrit ya da kürdan tuttuklarında daha çekici olabilir. Hem sigarayı bırakmaya çalışan güçlü karakter izlenimi olur.
Ayrıca anlamıyorum, şiirlerdekiler sigara içiyor ve sevmeye devam ediyor. Motor gibi hırıldıyorsun nasıl seveceksin. Sevdiğine kavuşsan ne yapabilirsin ki!? Performans hep yerlerde.
Tayyip bence porno filan çevirin diyor. Kadın da, erkek de sigara kullanmıyor ve yaklaşık 1 saat boyunca aralıksız sevişebiliyorlar. Sigara satışlarını azaltabilir. Emin değilim.
Ben Tayyip'in ne demeye çalıştığını merak ettim ondan böyle uzattım oraları :D Aslında mahalle baskısını filan teşvik etmeden sadece "film, roman, şiir de sigara, alkol gibi bağımlılık yaratıyor, insanı uyuşturuyor" filan deseydi hak verecektim bu adama. Bir ümit öyle demiştir diye baktım da aslında başka şeyler demeye çalışmış bence.
Sigarayı bırakmaya çalıştığımı çok mu belli ettim :D
:D Yorum mu, bilmem. Bi'şeyler yapmaya çalışıyorum ama şuan ben de tam olarak bilmiyorum. Dur belki gugıl'dan bu bloga gelenler olur. Şuraya bi' kamu spotu bırakayım;
Anladım ben seni; Uruguay'a kaçma işi yatınca kamu spotu kafasına geldin demek sen de! karayipler olmuyo muydu? bak link burda http://www.workingabroad.com/volunteer-abroad/volunteer-in-the-caribbean
12 yorum:
söylenen cümleyi anlayabilen yok :D
valla böyle cümle gibi olmayan cümleler duyarak bu günlere geldik.
anlamaya anlamaya, ya da biraz anlaya, biraz anlamazdan gele gele...
sigara ülke genelinde açık kapalı mekan farketmeksizin yasaklanırmış gibi geliyor yakında
da;
şiiri, romanı da yasaklarlarsa...
yok artık dimi! olur mu öyle şey?
?
-
diye diye bugünlere geldik.
:)
zaten yasak gibi bir şey. otosansür uyguluyordur yazarlar mutlaka mazallah kimin dava açacağı belli olmaz. dünyanın en özgür ülkelerinden ama yersen.
Bülent Arınç'lık yapmak istemem ama: "Açıkçası sigara ve alkol gibi bağımlılığa yol açan şiir, roman, film gibi büyük finans yönünün arkasında yattığını görüyoruz" demiş. Haber sayfasında böyle geçiyor. Şiir, roman, film gibi sanat dalları aracılığıyla sigara, alkol gibi bağımlılığa yol açan şeyler özendiriliyor filan demek istemiş galiba. "Finans yönü" de filmlerde alkol, sigara filan özendirilirse alkol-sigara firmaları, yapımcı firmaları/bi'şeyleri finanse mi ediyor n'oluyor, işte böyle komplo filan yardırdmış galiba.
Yoksa Tayyip de şiir okuyup duruyor. Niye öyle desin ki.
:D
işte biz de bu muallak cümle karşısında muallakta kaldık Sayın sabahattin.
bence olay şöyle gelişiyor.
şimdi bu cümlenin anlamını şapşırtan kilit tamlama "finans yönü"
şuraya kadar iyi gidiyormuş da...
"Açıkçası sigara ve alkol gibi bağımlılığa yol açan şiir, roman, film gibi"
burada bir an kafa gitmiş dominos'a
ya da
merkel'e
ee dervişin fikri neyse zikri de odur , veya dil doğruyu söyler filan gibi şeyler söylemiş atalarımız zamanında malum...
'mülteci başına kaç avro istesem ? şimdi resti de çektik; mültecileri otobüsle gönderirim dedim ama bu işin finans yönünü iyi düşünmem lazım.' gibi bir takım düşünceler hızla geçmiş olabilir bu arada "finans yönü" de çıkıvermiştir ağızdan.
bi'de
"ağız torba değil ki büzesin" diye en sevdiğim atasözümüz var malum.
ayy kabus!
filmlerde sigaralı sahnelerde olduğu gibi kitapların içinde geçen 'sigara'lara da sansür gelirse?
Misal
Albert Camu'nun Yabancı'sında geçen şu cümleyi ele alalım
'Yattığım yerde öğlene kadar sigara içmekten başka yapacak bir işim yoktu.'
'yattığım yerde öğlene kadar meyve yemekten başka yapacak bir işim yoktu.' desek noolur?
kim ne fark edecek ne bilecek?
öyle ya
filmlerde mesela kovboylar sürekli karanfil çiğniyor. yada dudağının arasında bir gül dalı.
fena mı oluyor?
sigara olsa daha mı iyi olacak?
ay ikinci kabus!
(ey sevgili şiiri geldi birden aklıma)
Tayyip Beyefendi Hazretleri aslında otosansür değil bu tür "kötü" alışkanlıkların "iyi" motiflerle pazarlanmasına karşı çıkmış. Örneğin; esas adam sigarasını yaksın ama balgam da çıkarsın; at üstünde, koşarken, zıplayıp hoplarken ya da sevişirken erken yorulsun,sürekli öksürsün ya da ne bileyim işte cinsel performansı düşsün. Kahkaha atarak gülecek ama öksürük krizi de geçirecek. Sigara içmek ne kadar gerçekçi ya da doğalsa, ciğer ağızdan çıkarcasına öksürmek de o kadar doğal olabilir.
Mesela; Sigaramın dumanına sarsam saklasam seni, dedikten sonra, Öksürüklerimin kemoterapisine bulasam seni, diye devam etmeli.
Ya da senin örnek; Yattığım yerde öğlene kadar sigara içmekten başka yapacak bir işim yoktu. "Çükümün kalkmayacağını, nefes almakta zorlanacağımı ya da kamu spotçusu olacağımı bile bile içecektim. İçtim de" diye devam edebilirdi.
Kovboylar ise ağızlarında çer çöp parçası, kibrit ya da kürdan tuttuklarında daha çekici olabilir. Hem sigarayı bırakmaya çalışan güçlü karakter izlenimi olur.
Ayrıca anlamıyorum, şiirlerdekiler sigara içiyor ve sevmeye devam ediyor. Motor gibi hırıldıyorsun nasıl seveceksin. Sevdiğine kavuşsan ne yapabilirsin ki!? Performans hep yerlerde.
Tayyip bence porno filan çevirin diyor. Kadın da, erkek de sigara kullanmıyor ve yaklaşık 1 saat boyunca aralıksız sevişebiliyorlar. Sigara satışlarını azaltabilir. Emin değilim.
diyosun?
tabi konuyu tutup taa nerelere getirdin!
ozaman hoop başa dönüyoruz:
şimdi zamanında atalarımız "dervişin fikri neyse zikri de odur"
buyurmuşlar!
sigarayı mı bırakamamaya çalışıyorsun bu aralar?
Ben Tayyip'in ne demeye çalıştığını merak ettim ondan böyle uzattım oraları :D
Aslında mahalle baskısını filan teşvik etmeden sadece "film, roman, şiir de sigara, alkol gibi bağımlılık yaratıyor, insanı uyuşturuyor" filan deseydi hak verecektim bu adama. Bir ümit öyle demiştir diye baktım da aslında başka şeyler demeye çalışmış bence.
Sigarayı bırakmaya çalıştığımı çok mu belli ettim :D
yok ben standart zekanın üstünde bir insanım
estağfurullah yoksa!
:D
yine niye yorum şeysi yok senin blogda!
:D Yorum mu, bilmem. Bi'şeyler yapmaya çalışıyorum ama şuan ben de tam olarak bilmiyorum. Dur belki gugıl'dan bu bloga gelenler olur. Şuraya bi' kamu spotu bırakayım;
Sigara öldürür. İçmeyin tamam mı! Anlaştık mı!?
Anladım ben seni;
Uruguay'a kaçma işi yatınca kamu spotu kafasına geldin demek sen de!
karayipler olmuyo muydu?
bak
link burda
http://www.workingabroad.com/volunteer-abroad/volunteer-in-the-caribbean
Yorum Gönder