bob dylan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
bob dylan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

11 Ocak 2019 Cuma

Düşünce

D H Lawrence'ın 'Düşünce' adlı şiirinde şöyle bir dize varmış. John Berger 'bi fotoğrafı anlamak' kitabında alıntılamış.

"düşünce yaşamın yüzüne gözünü dikmiş;
yüzünden okunabilen ne varsa onu okuyor."

fotoğrafçının deklanşöre basmadan önceki anda gördüğü şey hakkında düşünüyor olduğunu hissettiğiniz fotoğraflar görmüşsünüzdür. O fotoğraflar sizi de düşündürtmüştür üstelik sadece yaşamın yüzünden okunanı değil, okunmayan başka pek çok şeyi.


yine de ben fotoğrafçının ne düşündüğünü fazla açık ettiği fotoğraflardan çok kaçamak düşündüğü, düşündüğünün bile farkında olmadığı düşüncelerinin yansıdığı fotoğraflara da çok bayılıyorum galiba.
mesela Sebastião Salgado onca sanat eseri fotoğrafının içinde şu fotoğraf ilgimi çekmişti.


görür görmez vurulduğu bu kadına yazdığı şiir gibi bu fotoğraf.


sonra meşhur Diane Arbus'un şu fotoğrafı


Arbus burada ne düşünüyor?

Kürklü kadının başrol olduğu bir polisiye film çekmeyi mi? Dışarıya dalmış genç adamı mı? Yoksa 
'you 
New Yok 
why 
today?'

yazmayı mı?


sebebi postumuza gelecek olursak; Antisosyalist's blog geri dönmüş çok sevindim, şu adreste...

http://asosyalsosyalist.tumblr.com/

mesela Danny Lyon'un çektiği bu Bob Dylan fotoğrafını koymuş .

freeze time right now ! dedikleri türden bir sahne. Herkes bi alemde ve herşey fotoğrafta.



18 Ekim 2016 Salı

Nobel Edebiyat Ödülünü Bob Dylan'a vermişler Irwin Welsh bi atarlanmış!!!

Ama işin tuhaf bir yanı var (bazılarına göre!); ödülü 2005'de yazdığı otobiyografik roman için değil. "Amerikan folk müzik geleneğine yeni bir şiirsel ifade biçimi kazandırdığı" için alıyor. Yani bu güne kadar yazdığı dört yüz küsur şarkı sözü için!!! ( o kadar var mı yav? vardır herhalde...)

Aslında kendisi de bir Bob Dylan hayranı olan Irwin Welsh (trainspotting desem hemen çıkarırsınız)  hesabından şöyle yazmış "an ill conceived nostalgia award wrenched from the rancid prostates of senile, gibbering hippies.”
"bunak, prostat, kokumuş, ne dediği anlaşılmayan, hipiler filan gibi sözcükleri tek bir cümlede kullanmak değilse derdi, jüriye epey bi bozulmuş. Derdinin Dylan'la olduğunu sanmam.
Irwin Welsh de iyi bir abimizdir sonuçta!!! bi haset fesatlığını görmedik...

Bana da bak!
haberin dedikodusunu yapmak bana düştü.
olsun!
Dedikodu candır, yaşlandırmaz!


O zaman Drifter proudly presents!!! Bob Dylan'ın başında kahkahayı patlattığı en sevdiğim 10 küsuruncu şarkısı!




9 Ağustos 2014 Cumartesi

Bi epeydir günün şarkısı; a hard rain's gonna fall

http://m.youtube.com/watch?v=kgpF5VjWO34
Not: Valla dylan abimin güzel yüreğine sağlık yannız bişey diyeceğim; bu parçayı da kimse paul simon un karısından daha hisli okumamıştır. Bence öyledir yani...

26 Nisan 2014 Cumartesi

Kasırga


Bob Dylan' ın 8 dakikalık bu şarkısında anlattığı olayın baş kahramanı Rubin Carter namıdiğer  'hurricane' 20 nisanda öldü. Adam işlemediği halde üç cinayetten müebbet hapse mahkum olmuş 22 yıl da yatmış. Sonunda suçsuzluğunu ispat edebilmiş de özgür kalmış...hayat işte. Filmi de vardı danzel washington oynuyordu.  Ama Bob Dylan mevzuyu çok şahane anlatıyor...olayı ilk ağızdan dinlemiş, hapiste. Bu şarkının ilk canlı kaydı. Yıl 1975. Viyolada Scarlet
Rivera.
Mevzuyu daha iyi takip edebilmek için
http://www.lyricsfreak.com/b/bob+dylan/hurricane_20021332.html