gökyüzünün altında gevşemiş onun bunun üzerine kafa yorup duruyor. Emeğin doğasını düşünüyor. Avareliğin doğasını ve göğün kendisini. Kocaman dalga dalga bulutlar yere o kadar yakın duruyorlar ki, insanın kement atıp birini tutası geliyor.- ister başının altına yastık yap ister midene indir. Bir tabak bol sulu fasülyeyi kocaman bir parça bulut etiyle götür, sonra da biraz kestirmek üzere uzan. Ne hayat ama! (hayalperestler- Patti Smith)
10 Mayıs 2015 Pazar
8 Mayıs 2015 Cuma
4 Mayıs 2015 Pazartesi
insanlığın bir ağızdan söylediği şarkı
Neruda'nın yaşadığı Şili kıyılarında
su kuşlarının sık sık
posta kutularından
çeşitli nedenlerle incelemek için
mektupları çaldıkları çok iyi bilinir.
Nedenleri sayayım mı?
bu konuda
kuşların
(kendi kendilerine şakımaları arasında
bundan söz etmeleri dışında)
suskunlukları bilinse de,
nedenler çok açık.
herşeyden önce
kuşlar bu mektupları çalarlar
çünkü onlar
bu mektuplarda gizli olan ve herkesin sözcüklerinden oluşan
bu bir ağızdan söylenen şarkıda
kesinlikle
kendilerinin hiç bir zaman ulaşamadıkları
insanların kalbinin anahtarı olduğunu sezerler
oysa insanların gerçekten kalpleri olduğundan da
epeyce kuşkuludurlar.
bu kuşların bir başka inancı da
kendilerinin bir ağızdan söyleyecekleri şarkının
insanların bu garip çığlıklarıyla
nasılsa zenginleşebileceğidir.
(bizim kıkırdamalarınızın onları aydınlatabileceği
kuş beyinlilere özgü ne garip bir düşünce)
ama onların Neruda'nın
Kara Ada'daki posta kutusundan
onun mektuplarıyla birlikte çaldıkları
aslında Neruda'nın onlardan derlediği
ve onların herşeyi içeren
herşeyle ilgilenen o coşkulu bakışlarının sonucu
bir ağızdan söyledikleri
kendi şarkılarıydı
ama Neruda yaşamadığına göre
öyle mektuplar da yazılmıyor artık
kuşlar bu yüzden ezberledikleri gibi
yeniden söylemeliler
kanımızın ve sessizliğimizin
kalbindeki o yüce şarkıyı
Cuernavaca, 1975
Lawrence Ferlinghetti
Çev. Cevat Çapan
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)