gökyüzünün altında gevşemiş onun bunun üzerine kafa yorup duruyor. Emeğin doğasını düşünüyor. Avareliğin doğasını ve göğün kendisini. Kocaman dalga dalga bulutlar yere o kadar yakın duruyorlar ki, insanın kement atıp birini tutası geliyor.- ister başının altına yastık yap ister midene indir. Bir tabak bol sulu fasülyeyi kocaman bir parça bulut etiyle götür, sonra da biraz kestirmek üzere uzan. Ne hayat ama! (hayalperestler- Patti Smith)
24 Ağustos 2016 Çarşamba
23 Ağustos 2016 Salı
James Hetfield astrofizik doktoru olmuş.
doktora tezinde şunu analiz ediyormuş;
"micro-lensing in gravitationally lensed quasars to yield measurements of the structure of their continuum emission regions!!! " Alla' tamamını erdirsin diyelim ne diyelim?
bu günlerde teju cole'un open city'sini okuyorum. niçin derseniz çünkü bu günlerde pek revaçta kendisi kültür sayfalarında.... gelecek vaadeden yazarlar şeysinde, (kültür söz konusu olduğunda sanki bir gelecek varmış gibi!!)
bi de böyle bir web sitesi var;
http://www.tejucole.com/photography/
hoş bir adam olsa gerek!
aslında known and strange things diye yeni bir kitabı çıktı. Ben onu okumak istiyorum ama o daha gelmemiş benim kitapçıya, Open city'si var dedi kitapçı; "yok o bende var" dedim. bende yok ama bookz.org'da bi sürü linki var. 'Indiriyosun beş dakkada beşiktaş' desem kadıncağzın morali bozulurdu demedim. çok tatlı bir kadın çünkü, kitapları sarı zarfların içine koyup zarfı çiçekli stikırlarla kapatıyor...
neyse indirdim Open city'i okuyorum.
kitap
Death is a perfection of the eye.
cümlesiyle başlıyor.
kitap yazacaksanız kesin en az bunun kadar havalı bir cümle bulmalısınız.
ne yazık ki
ilk 50 sayfasında hiç bişey olmadı.
heyecan verici birşey olursa haber veririm.
o zaman günün şarkısını dinleyelim:
19 Haziran 2016 Pazar
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)