(by- selin Akser)
Okunuşu
1- Bismillahirrahmânirrahîm.
2- Elhamdü lillâhi rabbil'alemin
3- Errahmânir'rahim
4- Mâliki yevmiddin
5- İyyâke na'budü ve iyyâke neste'în
6- İhdinessırâtel müstakîm
7- Sırâtellezine en'amte aleyhim ğayrilmağdûbi aleyhim ve
leddâllîn
Anlamı
1- Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın ismiyle.
2- Hamd o âlemlerin Rabbi,
3- O Rahmân ve Rahim,
4- O, din gününün maliki Allah'ın.
5- Ancak sana ederiz kulluğu, ibadeti ve ancak senden
dileriz yardımı, inayeti.
6- Hidayet eyle bizi doğru yola,
7- O kendilerine nimet verdiğin mutlu kimselerin yoluna; o
gazaba uğramışların
ve o sapmışların yoluna değil.
Tamam mı okudun mu Fatiha’yı…
Yok olmuyor değil mi? bi gariplik var değil mi? Fatiha’yı
okuduğun halde kurtulamıyorsun değil mi içini kemiren o şeyden onlar gibi
rahat?
Olmuyor değil mi?
O zaman okumaya devam et mesela şunları;
özellikle şurasını oku ;
Also on the protests was a gender studies academic who would
only give her first name, Zeynep. She thought Ms Aslan's murder was of a
political nature too.
"It is the result of the radical Islamic atmosphere
created by the government. The men say that women should be conservative. They
think if they are not conservative, they deserve this kind of violence,"
she said.
'Soaring violence'
The ruling Justice and Development Party (AKP) has its roots
in political Islam and has been in power since 2002.
Women's rights organisations say violence against women has
risen sharply in the last decade.
Last year alone, almost 300 women were killed at the hands
of men and more than 100 were raped, according to local reports.
Sevda Bayramoglu from Women for Peace Initiative demanded
new legislation to protect women from violence.
"Men kill and rape and torture women. The state, the
'men's state', is protecting them. We expect the parliament to stop this violence,"
she said.
Ms Aslan's murder may become a rallying cause for activists
seeking to end violence against women in Turkey.
Bunu da oku
son olarak da bunu oku;
(bu yazıyı halka açık bir yerden almadım onun için kaynağı
söylemeyeceğim oku yeter sonra üstüne bir de fatiha okur üflersin.)
Dinsellikle bastırılmış, gericilikle yobazlıkla azdırılmış,
kıyıda kuytuda açığa çıkan korkak ve sinik bir şiddet. Birikmiş kin ve öfke...
Tıpkı şimdi tüm komplekslerini, tüm çaresiz ve gerici edilgenliklerini; idam, linç
ve sallandırma çığlıklarıyla temize çekmeye çalışan yazar, şarkıcı,
akademisyen, televizyoncu vs. müsveddeleri gibi. Tecavüzcülerle, kadınları objeleştirip kapatanlar aynı
kahvede ve aynı masada oturuyorlar.
Statlarda bağıramayan, işyerinde devlet kapısında küfür yiyip önüne
bakan bu korkak, sinik ve kin bağlamış kötülük; kadın cinayetleri, ensest,
çocuk istismarı şeklinde içe patlıyor. Taciz, tecavüz ve istismar ve her
şekliyle sömürü, tesis edilmiş düzenin varlık ve devamı için gereklidir. Bu
kadar ağır sömürü koşullarının devamı -kırılgan ekonominin bekası için şarttır-
ancak aklen tüketilmiş, dinsellik ve şiddetle
sindirilmiş bir toplumda mümkündür.
Memleketin “böyük” işadamları, “kanaat önderleri”, “böyük” gazeteciler ve
diğer hazretli düzen adamları : İktisaden sömürerek, en aptal ve
kabiliyetsizleri başlarına hoca yaparak, en aşağılık dizi ve programlara maruz
bırakarak aklen kötürüm ettiğiniz bu sürüyü, gericilikle dinsellikle bastırmaya
kalktınız. Anlayamadığınız: sizin yasaklarınız, tutarsız, şımarık ve çirkef
polis devletiniz kötülüğü ortadan kaldıramaz. “Mahrem” diye yüz çevirdiğiniz
evlere, yatak odalarına, garsoniyerlere iter.
İdam korosunun en kuvvetli üyeleri bu düzende en çok ganimet
ve popülarite elde edenlerdir. Kadınların obje olarak görülüp, kapatılmadığı,
ekonomik ve siyasal sömürünün bu kadar hudutsuz bir düzeye ulaşmadığı bir
toplumda, acaba bu idam korosundan kaçı yazar, artiz, akademisyen, şarkıcı olup
ortalarda boy gösterebilirdi.
Sosyal hayattan her türlü itiraz ve muhalefeti silen bu
sinik, pislik tutmuş düzenle var olanlar, olsa olsa ölü sevicidirler.