8 Mart 2015 Pazar

sucklord kimdir

Küçükken bebeklerimin saçlarını kesip kollarını bacaklarını koparıp Legolardan takma bacak kol filan yapan ruh hastası bir kuzenim vardı… ailecek onun psikopat katil olacağını sanıyorduk; o geleceği zaman oyncaklarımı nereye saklayacağımı şaşırırdım meğer içindeki sanatçı kişiliği öldürüyormuşum, şimdi çok pişmanım.  

Yaa işte fırsat verilince insanoğlunun elinden kaçanla uçan bile kurtulamıyor; ne demişler doğadaki en vahşi hayvan insan…


Böyle bir gizirgahtan sonra; 
Sucklord’a gelecek olursak ekşın figürlerinin kolunu bacağını koparıp, boyayıp spreylerip filan modifiye eden bootleg oyncak sanatçısı kendisi… onun elinden çıkmış ekşın figürler orijinallerinden daha pahalı naaber…



Yeraltı sanat camiasında aktivist bir kötü adam olarak bilinirken şu günlerde yaptığı işle fikri mülkiyet hukukçularını ikiye bölmüş durumda…

Ona göre yaptığı şey bir şarkı sample etmeye benziyor… hip hop oyuncak bu diyor. Çalıntı filan değil.
Kimine göre intihal’in ağababası…

Şu vidyoda kendisini daha yakınen tanıyabilirsiniz.



Bu da web sitesi ana sayfası pek komik. 

psikolojik üstünlük üzerine bir de böyle düşün! celer...

Neyin psikolojik üstünlüğü varmış Saraçoğlu’nun biri söylesin bana? Bence Saraçoğlunda oynamak sağlasa sağlasa Galatasaray’a psikolojik üstünlük sağlar; Fenerbahçe hangi istediği sonucu alabildi ki en nihayetinde; Türkiye Kupasını kaybetti , Sounes’e bayrak diktirdi. 



Boşuna Ulubatlı Sounnes demiyorlar adama; şampiyonluğu kaybetti, kupayı vermemek için utanmadı sıkılmadı elektrikleri kesti sonunda nooldu cimbom aldı kupayı... 



16 senedir kaybetmiyomuş…canı sağolsun; senede bir gün diye bi şarkı var, zeki müren çok güzel söyler o şarkıyı….
bak;

1 Mart 2015 Pazar

Elin adamı ne anlar senden?

    (Fotoğraf: Ara Güler)

   Yaşar Kemal ölünce fark ettim ki televizyonda görünen ne kadar insan varsa hepsi meğer Yaşar Kemal hayranıymış; ben de  sanırdım ki bir ben, bir Yalçın Küçük okumuş İnce Memed'i, Yer Demir Gök Bakır'ı falan...
Edebiyat hastası filan değil bildiğin ölü seviciyiz.
neyyse;
şu şiiriyle ki yalnızlık başlığı altında çok hislendiğim bir şiiridir Onu bu blogda yad etmek isterim.
ardından da bir Müzeyyen Senar patlatıcam;

  “Kuş uçmaz, kervan geçmez bir yerdesin.
Su olsan kimse içmez,
Ölür de susundan
Yol olsan kimse geçmez,
Sarp kayalara uğratır da yolunu
Elin adamı ne anlar senden?”


Pazar sabahı şarkısı

Ama siz dörtte beşte dinleyin

28 Şubat 2015 Cumartesi

24 Şubat 2015 Salı