5 Nisan 2013 Cuma

Graham Nash fotoğrafları ve hey gidi nitty gritty!


1960'larda İngilizlerin, özellikle Manchester dolaylarından kopup gelen İngilizlerin Rock'n Roll kuşatması esnasında kurulan The Hollies grubunun - ki aralarındaki Neil Young bildiğimiz gibi sonraları pek meşhur olmuştur- şu meşhur parçasının (nitty gritty); çok ama en bi sevdiğim gruplardan biri olan Skeeweff grubu cover'ladıktan sonra tesadüfen fark etmiştim. Neyse asıl diyeceğim işte bu Hollies Grubunun kurucularından Graham Nash'ın 1971'de çektiği rockn'roll fotoğraflarından oluşan seri şu sıralar Londra'da Proud Chelsea galesisinde gösteriliyor. Neil Young'un bolca fotoğrafı var seride... aralarından bazı 
fotoğraflara çok bayıldım. Tabi Graham Nash'ın aynalara olan osbseyonunu da fark etmemiş değiliz.
bu arada parçayı da çalalım fon müziği olsun.  


Graham Nash self portrait 


Joni Mitchell müzik dinlerken melek gibi...(1969)


Neil Young (bu fotoğraf kurtarılabilmek için bazı proseslerden geçmiş ama netice iyi olmuş) 1971


Sandy Mazio ve Graham Nash / Southhampton-1974
Bunlar Sandy Neil ve Graham Neil2in eski Rolls Roys'uyla Londra'dan Amsterdam'a gidiyorlar.. Yıl 1974. Pasaporta resim lazım olmuş...
twiggy 1969
bu arada twiggy'nin bunların arasında ne işi vardı onu hiç anlamadım
ama çok şahane kız değil mi?


Allan Clarke

neil young 1970

johny Cash

Jud Collins and Stephen Stills 1969



ama Skeewiff'in cover'ını çalmazsam aklımda kalır valla ne yalan söyleyeyim orjinalinden daha güzel olan coverler arasındadır. 

gecenin şarkısı;


3 Nisan 2013 Çarşamba



27 Mart 2013 Çarşamba

25 Mart 2013 Pazartesi

drifter's pick! Mary Katrantzou

Jil Sander'dan sonra en sevdiğim modacı Mary Katrantzou'nun yeni kreasyonu rüyalarıma giriyor ne yalan söyleyeyim!






günün şarkısı;


24 Mart 2013 Pazar

tuhaf görünüyor ama bir estetiği olduğu yadsınamaz!

bu fotoğraflar Riitta Ikonen ve Karoline Hjorth'un Eyes as Big as Plates adını verdikleri sergiden bu enstelasyonları tam manasıyla anlayabilmemiz için sanırım Fin mitolojisine hakim olmamız gerekiyor, çünkü mitolojik hikayelerdeki karakterlere gönderme varmış mış.
neyse öyle ya da böyle tuhaf bir çekicilikleri olduğunu düşünüyorum başarılı buldum.






23 Mart 2013 Cumartesi

son zamanlarda Tarantino'yu daha bi sever oldum bunun da aşağıdaki diagramla alakası olduğnu düşünüyorum;

 my philosophy

bi de bu parçaya hasta oldum



22 Mart 2013 Cuma

böyleyken böyle...


kendinden geçilen anlar olmadan geçen hayatın, şu güzel deyişte de görüldüğü gibi
"bir tükürük hokkası" kadar değeri yoktur.
-Kurt Vonnegut-

21 Mart 2013 Perşembe

gecenin modu; coco rosie kafası


sonra bu


sonra



ve öyle devam ..

20 Mart 2013 Çarşamba


bu filmi ne diye seyrettiğimi hiç sormayın  ama çekirdek gibi bişey başlayınca bırakamıyosun işte!

bence son yılların en muhteşem reklam jingle'ı "acıkınca kafaam dominos'a gideeer!"dir.  

10 Mart 2013 Pazar

schadenfreude

biz Galatasaraylıların haline çok üzülüyorum.
okuduğum bir paragraf bana cuma günkü maçı ve pazar günü futbol formularında federasyona öfke kusan hırçın taraftar ifadelerini hatırlatıyor.
tam da;
Almanca'da "komşusuna gülme" anlamına gelen sözcük "Schadenfreude" yi şu cümle içinde görünce...

"insanın adaletsizliğe ihtiyacı var; mutsuzluk yelpazesinin değişkenlerinden biri olan ve kendisine gösterdiği schadenfreude'yi acıyı çekerken tadını çıkarabileceği adaletsizliğe muhtaç. Bu tür bir incinme, ihanete uğradığına ve değerinin bilinmediğine inanmaktan hoşlanan insanlara özgü bir hassasiyettir."  

cats love it!


9 Mart 2013 Cumartesi

Rezil ON THE ROAD'dan sonra HOWL ilaç gibi geldi...

Epey oluyor 2012 yapımı On The Road'u izleyeli...Benim için büyük hayal kırıklığı olduğunu söylemeye bile üşenmiştim. Yine de ağzımı açmayacaktım ama tesadüfen 2010 HOWL'un online izle linkini buldum; James Franco'yu görünce dayanamadım. (James Franco'yu pek bir beğeniyorum.)
unutmadan linki şuraya şıkıştırayım izlemek isteyenler için full movie orijinal dilinde altyazısız:
http://www.solarmovie.so/link/play/238894/


evet ne diyordum;
Beat okurları sanıyorum bana katılacaklardır; On the Road tam bir fiyaskoydu. Bana sanki Kerouac'ın On the Road'u değil de Neal Cassidy'nin karısı Carolyn Cassidy'nin yazdığı "Off the Road" filme çekilmiş gibi gelmişti. eleştirmeye bile değmeyecek sıradan bir film çekmişler işte. Kirsten Dunst'dan şahane Carolyn olur; Vampir Kız'ı da Lou Anne yaparız( ki bence başarılıydı oldukça); Yakışıklı bi sarışın arkadaş buluruz, birine de siyah gözlük takar hoplatır zıplatırız, Jack'e de oduncu gömleği çektik mi al sana On the Road sonra ne anlatırsan anlat; zaten bir anlamı mı var?


Neyse uzatmayayım diyeceğim o ki;
"Howl" güzel olmuş arkadaşlar; izlenesi olmuş, Ginsberg şiiri okurken nefis animasyonlar göreceksiniz; James Franco rolün hakkını veriyor. Siyah Beyaz görüntülere de bayıldım. Filmde Neal ve Jack'i oynayan arkadaşları tebrik ediyorum; Sadece bir iki sahnede görünmelerine ve hiç konuşmamalarına rağmen, hiç yabancılık çekmiyorlar, onlar gibi bakıyorlar!

Drifter's pick!! Portland Cello Project


valla ne diyeyim bilemedim! 
pes doğrusu! 

Portland Cello Project'in yaptığı müzik bir yana; animasyonu yapan kim acaba diye merak ettim.  Two Penguins Production çıktı altından. Yönetmen Daniel Fickle;  Prodüksiyon şirketinin Kreatif Direktörü ve ortağı.

cumartesi müziği


8 Mart 2013 Cuma

Muamma: bir insanevladı niye böyle bir fotoğraf çektirir?




Fotoğraf şiddetlidir: Şiddeti gösterdiği için değil, ama her seferinde görüşü zor kullanarak doldurduğu ve içindeki hiç bir şey reddedilemediği ve dönüştürülemediği için şiddetlidir. (Ona bazen yumuşak dememiz şiddetliliğiyle çelişmez: Pek çoğu şekere de yumuşak der. Oysa benim için şeker şiddetlidir ve ona öyle derim.)
Susan Sontag- Fotoğraf Üzerine

7 Mart 2013 Perşembe

bu çocuğu dondurma yemeye sonra da bisiklete filan binmeye götürmek istiyorum;

çok güzel animasyonlu klip


David Lynch'den yeni kafalar;

David Lynch litografiye el atmış;
litografi taş baskı oluyor; genelde kireç taşı üstüne mürekkeple çiziliyor diye biliyorum fazlasını bilmiyorum.

David Lynch işte karanlık, karamsar, tuhaf, sayko vs. de;  şahanelerinin bu muhteşem eserlerinden edinebilsek bile bitane; hangi duvara asarım diye düşünür dururum.  

"this is my dream" başlığıyla çizdiğine bakın
bu arada başlıklar birbirinden şaheser... üstelik resmin üstüne yazmış, enteresan tabi...



"I Could Not Get Away From Her"


" Why Electricity Make Me Do Bad Things"


Moon Klown In The Cıty


Forest Scene

Thoughts of Man of Woman

günün şarkısı;