16 Ağustos 2012 Perşembe

8 Ağustos 2012 Çarşamba

7 Ağustos 2012 Salı

VARÚÐ BY RYAN MCGINLEY



Bu film Sigur Ros'un son albümü Valtari için Ryan McGinley - New York sanat sahnesinin genç yaşına rağmen pek bir el üstünde tuttuğu New Jersey'li belgeselci ve fotoğraf sanatçısı- tarafından çekilmiş bir film.

Bu güzel bir proje. Sigur Ros sitesinde projeyi şöyle anlatıyor;
 "we never meant our music to come with a pre-programmed emotional response. we don’t want to tell anyone how to feel and what to take from it. with the films, we have literally no idea what the directors are going to come back with. none of them know what the others are doing, so hopefully it could be interesting."


sonra Ryan McGinley de demiş ki yine filme dair; “This piece is my poem to New York City, I wanted to bring a childhood innocence to the streets, through a character whose own light and wonder effects the world around her. I’m always interested in an atmosphere where dreams and reality mingle on equal terms.” 






alın-tı # 8

"..."tuhaf düşler gördüm...şiddetli...iyi anımsayamıyorum." Oysa düşleri yüzlerinden okunuyor, kendileriyle birliktetaşıyorlar, üzerlerinde görünüyor.

bütün o sanal iskeletler ve aralarında benimkisi, apartman daireleri, otobüsler, metrolar, uçaklar, trenler, arabalar, kaldırımlar. Ne yığın! Ama onlara istendiği kadar toplu mezarlar gösterilsin, boşuna, her seferinde hiçbir şey olmamış gibi davranıyorlar. Demek ki varsayım çok ciddi. Hipnoz altında yaşıyorlar. Ya sen, uyandın mı?..."
(Stüdyo- P. Sollers)  

alın-tı #7

"...."Bu önce bir hazırlık çalışmasıydı." diye yazıyor Rimbaud. Suskunlukları, geceleri yazıyordum, dile getirilemez olanı kağıda döküyordum. Baş dönmelerini saptıyordum."
işte böyle kitap bir daha beni bırakmadı.
"yaz şafağını öptüm."
"Sarayların cephesinde henüz hiç bir kıpırtı yoktu. Ölüydü su. Gölge alanları koru yolundan ayrılmıyordu..." bu böyle sürüp, gidiyor aynı etkiyi asla tekrarlamıyor. Tükenmez. Kaynak. Hazine.
...

Cehennem'de Bir Mevsim'in kaleme alındığı o sırada en ünlü şiirlerinden birini belirgin biçimde düzeltip yeniden yazdı:

Yeniden bulundu.
Ne? Sonsuzluk.
Güneşe karışmış.
Deniz.

Sonsuz Ruhum
Boyun eğ isteğine
Yalnız geceye karşın
Ve yanan güne.

Bundan önce şöyle yazılmış: "Güneşe uyan deniz." ki bu, hiç de aynı şey değil. Yine: "Nöbetçi ruh/ itirafını mırıldanalım/Bomboş gecenin/Ve yanan günün."  Bunu da Sonsuz ruhum/Boyun eğ isteğine/ Yalnız geceye karşın/ve yanan güne " ile hiç ilgisi yok.

Yarınlar yoktur artık,
Atlasın korlar,
Arzunuz
Göreviniz.

Ayrıntıların bu olağanüstü yer değiştirmesini anlamayan asla bir şey anlamayacaktır."

(Stüdyo - P. Sollers)

alın-tı #6

"...Müzik, öyle işte, sanki içinde bir orkestra varmış gibi. Yine Rimbaud: "Düşüncemin doğuşuna tanık oluyorum; ona bakıyorum, onu dinliyorum; bir yay tınlatıyorum: Senfoni derinlerde kıpırdanıyor, ya da bir sıçrayışta sahneye çıkıyor." Bu kadar basit.
...
Bir kez daha Louis Armstrong'un ve grubu Hot Five'ın 23 Haziran 1926'da Şikago'da kaydedilen King of the Zulus'unu sonra da Thelonious Monk'un 15 Kasım 1971'de Londra'daki Chappels Stüdyolarında kaydedilen Misterioso veya Criss Cross'unu dinleyelim." (Stüdyo- P. Sollers)

Buyrun dinleyelim;






                                          (gerçi bu o söylediği kayıt değil , bir kaç yıl önce kaydedilmiş)







alın-tı # 5

Eski bir Fransız deyimi vardır: "Geceye delik açmak." "Kimsenin haberi olmadan tüymek" anlamına gelir.
Bir de "aya delik açmak" deyimi var. O da usulca kaçmak, borçlarını ödemeden sıvışmak, son anda tüymek, ekmek." anlamına gelir.
Ekmeyi öğrenin.
(Stüdyo-Philippe Sollers)